13 Haziran 2009 Cumartesi

Karanlık

Yıl 2002, karanlık bir oda, yarı çıplak bir adam elindeki paletiyle tual olarak kullandığı duvarına resmini yapıyor. Bu resim için aylardır sadece geceleri çalışıyordu. Ama şu anda çaresizce oturmuş yıllardır yaptığı eserine bakıyordu üzgün üzgün. Olmuyordu, bir türlü gökteki ay ı çizemiyordu oraya. Tam 7 ayını vermişti bu resim için, belkide hayatındaki en önemli şeydi ama bir türlü beceremiyordu çizmesini. Sonunda ağlayarak gökyüzündeki aya seslendi. " Gel buraya, resmimi bitirmeme yardım et ! " Bu sözler onun son cümlesiydi.. Ertesi gün ressam bir arkadaşı tarafından evde bulunduğunda cansız bedeni yerde yatıyordu. Geriye kalan tek şey duvardaki resmiydi. Resimdeki ay öylesine güzel parlıyorduki insanda dokunacakmış hissi yaratıyordu.. Ama o günden sonra ay bir daha gökyüzünde görünmemişti.. Duvar arkadaşı tarafından boyanmış, ev satılmış, dünyanın belkide en değerli tablosu yok edilmişti.Elimde haplarla salonun ortasında oturuyordum, artık ya tamam ya devamdı hayat benim için. Kapkaranlık gecede, kapkaranlık odamda yine yalnız başımaydım. En ufak bi beklentim yoktu açıkçası hayattan. İşte bu sebepten bende veda ediyordum bu gece herkese. Dünya 7 yıldır bilinmeyen bir sebepten ötürü karanlığa gömülmüştü. O günden beri hep bişeyler eksikti geceleri. Eskiden yatarken her gece ay ı gözlerdim yatağımdan. Kimse bilmezdi ama o bana hikayeler anlatırdı, oyunlar oynardık birlikte. Artık o bile yoktu, oda terkedip gitmişti beni. Hapları düşünmeden boğazımdan attım. Suyunda etkisiyle teker teker kaydılar boğazımdan. İşte tam o anda herşeyin bittiğini düşünürken elimdeki bardağı düşürdüm. Bardak tuzla buz olmuş, etraf ıslanmıştı. Kırılan parçalardan bazıları duvara çarpıp izler bırakmıştı.. İnce, sarımsı bir ışık geliyordu tamda duvarın içinden. Duvardaki boyayı kazmaya başladıkça ışığın şiddeti artıyordu. En sonunda belirdi şekil. Ay tamda gözlerimin önündeydi.. Herkesden önce ulaşmıştım oraya. Olayı duyar duymaz koşa koşa gittim o daireye. İntihar eden bir yazardan söz ediliyordu. Aylar önce rüyamda görmüş ve şimdi gerçektende şahit olmuştum. Ordaydı, çok iyi biliyordum bunu. Artık ona ulaşmama çok az kalmıştı. Daireye girip doğruca duvara koştum. Duvardaki boyadan bir parçayı alet yardımıyla kopararak yanıma aldım ve onu son gördüğüm yere koşmaya başladım. Belkide onu tekrar görebilecektim. Henüz hava kararmamıştı ama bulabildiğim en yüksek yere gittim ve elimdeki taş parçalarını gökyüzüne savurdum. Tek bir şey istedim bunun karşılığında.. O' nu. Gözlerimi açtığımda çok eski bir koku belirdi yanımda. O geri gelmişti. Bana sarılıyordu. Tam tepemizde ise ay tüm güzelliğiyle ılışdıyor, göz kamaştırıyordu. Sonunda onun Ay' ı hediye etmiştim O' na..

1 yorum:

  1. senin ben yazdığın yazının dibine vurim başımıza entelde oldun ya tüh sana verdiğim emeklere...

    YanıtlaSil